komşularım

 

Şehrim kirli beyaz sokak kedisi gibi, çeşitli bölgelerde kar beyazlığı ve sevinci yaşarken bir kısım ise çamur rengi bir soğuklukta bu günlerde.. şimdi salon penceresinden karşı çatıya usul usul müjde gibi yağışını izliyorum misal..ara ara nefesleniyor bir duruyor yaptığı işe şöyle bir bakan ustalar gibi sonra yeniden bi gayret yağıyor, elinden geldiğince en iyisini yapmaya çalışır gibi..seyrediyorum bunu..sadece seyretmek ne kadar güzel..ah çayım yanımda tabii ki..çaysız kahvesiz eksik mi olur ne..

geçenlerde yazmıştım ya bir ara komşularımdan bahsedeyim diye..işte bugün o ara geldi..bakalım ne akacak neyi anlatacağım ben de bilmiyorum çünkü çok düşünmeden tam şu anda ne gelirse aklıma onu anlatacağım..efendim apartmanımıza bundan tam yirmi sene önce taşındık..taşındığımızda da çok değilse bile eskiydi ve oturanları da orta yaş üzeriydi..zira ben gençtim :)) herkes kendi evinde ve yıllardır oturduğu için de çok bir değişim olmadan bugüne geldi diyebilirim..stabiliz yani komple..

yirmi senedir birbirimizin yaşlanmasına hastalanmasına çocukların büyümesine yaşlıların ölmesine ve hayatımızın türlü çeşitli aşamalarına şahit olduk..birlikte yangın da atlattık, en alt kattaki dükkana caddeden hızla giren arabanın gece yaşattığı dehşeti de, deprem de, hatta hırsızlık ve bir polis baskını da :)) hayır çok sakin insanlar ve inan ki eski hanımlar beyler bunlar..ama arada bir-iki daireye gelen kiracı milleti macera sebebi oldu yoksa çooook sakin bir yer burası..

1 numara A. abla..oğluyla ve kedileriyle yaşıyor, eşi yıllar önce vefat etmiş..oğlu bir ara afrikalı bir Leyla ile evlendi boşandı..dünya tatlısı lafı gediğine koyma ustası ablam çok severim..

3 numara S abla ve eşi T..ikisi de memur emeklisi..şimdi çok yaşlandılar kızları yanlarına geldi eşiyle..biraz zorlanıyorlar birlikte yaşamakta..T amca yıllarca yöneticilik yaptı tam bir detaycı ve dosyacı..zorla bu görevi eşime tevdi etti kurutuldu :)) başka kimse yok çünkü bu işleri becerebilecek..yani yönetici eşi olarak her şeyin içine giren o kadın oldum zaman içinde :)) 

 4 numara en son pırıl pırıl bir genç hanım geldi ve sakin..ondan önce kiracı olan ve polis baskın sebebi karışık işler abisi gitti şükür (adam bize o kadar kibar saygılı ki anlatamam ama var bişi dedirtiyor..bir gün asansörde kaldı bu..eşi kapıyı çaldı sabah 5.30 falan.:)) neyse eşim yardım etmek için çıktı..o arada bana soruyor kadın " daha ne kadar kalırsa yaşar" ??? ölmesini istediğini mi yoksa öleceği için korkusunu mu anlamadım ama gülmeden duramadım..kurtuldu ve tabi ki yaşıyor) 

5 numara G abla, avukat ama yaşı epey ilerledi, felç geçirdi atlattı, tek yaşıyor..oğlu polis arada uğruyorlar ailecek ama G abla tam bir cevval kadın..diğer yandan bizi eli ayağı olarak görüp her sıkıştığında gelir hemen..diyorum eşim oğlun ben gelinin bizimkiler de torunlar..öyle diyor..sizin varlığınız güven veriyor diyor..bir yere gittiğimizde eksik hissediyormuş..bunu duymak dokunuyor bana..yalnız yaşamak zorunda ama kolay mı yaşlandıkça zor..basit bir iş için bile bazen destek gerekli oluyor..

6 şu ara boş..o da kiracısı gelen giden bir yer..bi ara avukatlar vardı aman Allahım kapımız onlar yüzünden bin kez falan çalardı..şükür gitti o ekip..7 ve 8 ise ben bildim bileli kapısı kapalı ve içinde eşyaları ile kapalı duran daireler..varlıklı bir sahibi var..sanırım arada gelip bakıyor birileri havalandırıyor falan ama boş..yirmi yıldır o kat bomboş..bu bana çok ilginç geliyor. 

9 numara yaklaşık beş sendir burada oturan sakin bir almancı aile..kadın kuaförlük yapıyor..karşılaştığımızda kuaförün kendine has makyaj malzemesi ve sprey ağırlıklı parfüm karışık bir kokusu vardır onu alıyorum :)) 10 numarayı pek tanımayız muhatap olmaz ve genelde burda değil Bodrumda yaşıyor eşiyle..soğuk..

11 numara off  A. kaptan evet gerçekten kaptan ve çok tatlı bir insan ..o da çoğunlukla burda değil eşiyle gidiyor yurtdışında da yaşıyorlar..ama burdayken tam muhabbet insanlar..kız kardeşi için uğraşıyor yıllardır, zor bir hastalığı var ve şifa için tedavi için her yere gidiyor her yolu deniyor..dua ediyorum ama tedavisi yok sadece hafifletmek mümkün..herkesin türlü çeşit imtihanları var dostum..

12 numara sevgili İ. abla..onunla ilk taşındığımız zamanlar ufak bir tartışma yaşamıştık asansör beklerken..çünkü ben o zamanlar çalışan, hamile ,bir çocuk annesi ve hasta kayınvalidesi olan çookkk yoğun ve nedense! sinirli bir kadındım :))neyse sonra daha iyi anlaştık hatta ben onun güvendiği tek kişi oldum..çünkü çok müşgülpesent  bir kadın..eşi M amca alzaymer hastalığı ile yıllar içinde bedeni  var kendi yok bir adam oldu..geçen girişte karşılaştık kızını bekliyorlar karı koca..adamcazın hali o kadar dokunduki..ki hatırlıyorum onun da ilk zamanlar nasıl heybetli olduğunu..birde engelli çocuğu var İ ablanın..onlar taşındı geçen burdan..ve çok garip oldum..ilk defa en eski komşularımdan biri gitti..ve bu devam edecek tahminim..çünkü artık daha da eski bir binadayız..

13 numara varlıklı bir beyamca.arada gelir gider..14 numara vefat eden M. amca..dünya tatlısı bir hanımı var o kaldı şimdi yalnız..onun da yanına oğlu ailesiyle taşındı ama en kısa zamanda amerikaya göçmek gibi planları var..ve 15 numara ben bildim bileli yaşlı bir H teyze yaşar orda..hep yaşlıdır ve hala yaşar :)) arada yukardan bizim teras balkona bakıp çocukları izlerdi eskiden küçükken ve orada oynuyorlarken..severdi el sallardı..görmüyorum artık pek..

böyle kısa bir iki cümleyle birilerinin sizi tanımlıyor olması ilginç değil mi..şimdi mesela okusalar bunları ve onlarda benim/bizim için bir iki cümle kursa ne olur içeriği..birileri için var olmanız temas kurduğunuz kadar sonuçta..bir iletişim ve ilişki oluştuğunda o kişi de sanki o anda var oluyor..geçenlerde bununla ilgili bişiler izlemiştim sosyal medyada..dünyanın geri kalanı var mı gerçekten? ben ne kadar dokunuyorsam o hayata, o kadar..

yıllarca bir mekanı paylaşmak ve ortak bir kader paydasında bulunmak ister istemez alıştırıyor bizi birilerine..hatta en kusurlu haliyle bile onun varlığı bir yer buluyor..ben memnunum komşularımdan dilerim ve umarım onlar da bizim için öyle düşünüyorlardır..zira bazan anne babanız kardeşiniz yetişemezken dar bir anınıza o hemen orda oluyor..oldular..olduk..çok şükür..

öyle işte.bugün de kalabalık misafir olduk sana tüm apartmancek..:)) yakında semtimin müstesna başka insnalarından bahsetmeyi düşündüğüm başka bir yazıda görüşene kadar esen kalın sağlıcakla kalın..

:))


Yorumlar

  1. Böyle büyük apartmanlar bana korkutucu gelmiştir hep ama bir dizi vardı Bizimkiler diye, aynen gerçekten oradaki durumlar. Sizin apartmanın uyumlu olması büyük şans. Ananem böyle bir apartmanda yaşardı, hepsi ev sahibi ve birlikte almışlar dolayısıyla hepsi aynı yaşlarda, aynı SEDde, tabii ki hepsi kanka. Sonra sırayla çocuklarını evlendirdiler, torunları oldu, sonra eşlerini yolculadılar (erkekler hep önden gidiyor..) en son çok tatlı pamuk gibi yaşlılara dönüşmüşlerdi ve her gün mutlaka birbirlerine kahveye giderlerdi, bir tür sosyal güvenlik de oluyordu.. Tek tek gittiler.. Ne güzel günlerdi, ben de aralarında büyüdüm :)
    35 senedir bahçeli evlerde yaşıyorum, bunların komşuluk açısından dezavantajı var bence ama bir yandan da kendi halinde olma avantajı var. Ben komşuluğu çok severim ve layıkıyla da yaparım, şimdi komşularımdan biri (şu alışveriş hastalığı olan) taşındı, onun yerine yeni bir çift geldi, bir fırsatını bulabilirsem kek vs yapıp hoşgeldinize gideceğim :) Meraklı Meloş olduğumdan değil, bence komşu akrabadan hatta yakın dosttan bile önemli.. Birşey oluyor hemen ilk komşuna koşuyorsun Allah korusun.... Çok hoşuma gitti yazın :) Çok mutlu oldum senin adına..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yaa senin komşun olmak vardı ah ne güzel olurdu o keki alıp bana gelirdin..bahçeye masa üzerine türlü çeşit atıştırmalıklar ohh miss..çay semaver tabii ki..bahçeli evim olsun istedim apartman bir seçim değil açıkcası ama şanslıyım çok şükür seviyorum bu mekanı ve kişileri..hatta bir gündem var belki gitmek gerekecek hiç gidesim yok biliyor musun..hayırlısı..

      Sil
  2. Metrodaki panolarda bir tur operatör firmasının reklamını aynen aktarıyorum

    Şöyle diyor
    “Komşularınız çok mu ses yapıyor.
    Sesi kesemeyiz ama
    Sizi bür süre uzaklara götürebiliriz”

    Yazında öyle bir tad var bizi uzaklara senin olduğun apartmanın taaaa ortasına merdiven sahanlığına bırakıverdin. Eline gönlüne emeğine sağlık. Devamını çekirdek çitleme eşliğinde okunası gerek.

    Sana bizim apartmandan bahsetmeyeyim ama bize gelen komşulara ilk söylediğimiz uyarıyı söyleyeyim. Biz üçüncü kattayız. Zira apartman 6 kat ve biz 18 nolu daireyiz. Eğer bu uyarınız olmazsa 4 veya 5 kattan topluyoruz gelen misafirleri

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) metrodaki reklamdan bizim apartmana...çok teşekkür ederim böyle bir tad verdiyse çok sevinirim ..çekirdekleri hazırlayın inşallah bende hikaye çok sanırım galiba :)) ve sizin apartman bizden de matematiksel zihni zorlayan bir sistemde anladığım kadarıyla...kaybolmasın misafirler sahip çıkın aman :)))

      Sil
  3. :)) en egzantrik abimizi yani..valla gıybet gibi olmasın ama eski kurtlardan..eli ayağı pek yukarılara uzuyor bildiğimiz kadar..bir kaç kez karşılaştık buz gibi bir nezaket..hanımı da nasıl zarif nasıl zeki ve sıcak..ben asıl onu merak ediyorum ama maalesef görüşmek namümkün..aman neyse ne..buldunuz en ilginç komşuyu :))

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

yazmak meselesi

hzr-2

hzr-16