4

 

- Şehrim soğuk ve gri bu sabah hatta ıslak..sütlü kahve yaptım kendime..hane halkı uykuda..biraz müzik dedim yok istemedi kulaklarım..kapattım..dışardan çığlık çığlığa martı sesleri geliyor..muhtemelen seviyorlardır böyle havaları diye düşündüm..ve araba sesleri, arada korna..yavaştan uyanmaya başlayan semt halkının emareleri..kısa bir tek başınalık hali bu yaşadığım..hayır yalnızlık değil hele kalabalık yalnızlık hiç değil, tek başınalık..çünkü bu güvenli ve güzel bir duygu..hatta muzip..bilgisayarı açtım..beyaz sayfaya o bomboşluğa baktım..ihtimal dolu ama belirsiz...her şey yazılabilir..içimi dinliyorum konuşmak istemiyor adeta..sessiz..o sessizliğe bakıyorum o da beyaz, süt gibi..ihtimal dolu..süt çünkü beyaz bir sayfa gibi..hep bir şeylere dönüşme oluşma oldurma olasılığı yüklenmiş..zamana bakınca o da beyaz oluyor bazan..özellikle sabahları..hatta yıl başı..belki o yüzden mi yakıştırıyoruz kar yağmış bir görüntüyü..düşüncenin vucüt bulmuş hali..bembeyaz bir sayfa yeni başlayan sene..oysa geride kalana baktığında renkli ya da renksiz bir kirlenmişlik dolu..kirlenmek mi..yaşanmışlık değil mi o aslında..beğensen de beğenmesen de o biten ve beyazlığını kaybeden sene senin hayatının yani senin bir parçan..seni sen yapan şeyler..niye küstahça görmezden gelip hatta aşağılar gibi bir tutum takınılıyor..nitekim ben razıyım kendi geçirdiğim yılın içindeki bütün her şeyden..helalleştim..kendimce tabi..insan korkuyor tabi bütün başlangıçlardan beyazlıklardan belirsizlikten ve olasılıklardan..cezbettiği kadar aşk ile peşine düşüldüğü kadar ürpertiyor..belki herkes için farklıdır bilemiyorum..herkes kendi elindeki ölçü aletiyle ölçüyor dünyayı..ya da kelimeleriyle..durmak ve bakmak güzel ama..ve dinlemek o sessizliği..en azından bir süre için..yani benim için öyle..böyle işte..