hzr-18

gece 00.50

mutfak masasındayım..telefonun müzik uygulaması "ömrüm seni sevmekle nihayet bulacaktır" diyen müzeyyen hanımın sesi ile ortamı dolduruyor..hemen ardından en sevdiğim şarkı başlıyor..şarkı bu..

kahvem sütlü, gecenin bu vaktine uygun..peki kafam bu yazıyı yazmaya uygun mu göreceğiz..aslında çok dolu belki o nedenle bilgisayarı açmaya zorladı beni..yanımda olsaydın bu kadar konuşmaz susar başımı omzuna koyar belki ağlardım..bazen sadece bu yeter çünkü..ama şimdi yalnızım o zaman kelimelere sarılıp ahvalimizden sana anlatmayı bahane ederek kendimize sayıklayalım bakalım neler dökülecek.

çok boş görünen çok dolu bir haftaydı bu hafta..eşimin ani gelişen bir ameliyat olma işi çıktı ve onunla ilgili işlemler falan derken yarın inşallah olacak ve dilerim her şey iyi gidecek..dolayısıyla bu haftayla ilgili planlar değişti..oğlum bu hafta askerlik görevi için Amasya' ya gidecek..plan beraber gitmek hatta ufak bir çevre iller gezisi yapmaktı, olmadı..ama ben inşallah bir aksilik olmazsa yine de oğlumla beraber gideceğim. :) teslim edip döneceğim..annemin bir doktor işi vardı neyse ki iyi gitti önemli bişi yok..ve ben emekli oldum en azından işlemler başladı :) 

peş peşe yazınca bir iki cümle tutan şeylerin en ve boy ölçüsü daha büyük tahmin edersinki..zamanda mekanda ve iç dünyamda kapladığı alanın boyutları çok dalgalı hatta deniz anası gibi açılıp kapanan bir hareket halinde..hareket varsa hayat vardır değil mi :) totalde hepsi iyi ve güzel hatta olumlu şeyler sadece süreçleri yoruyor ya da çeşit çeşit duygu ve iş çıkarıyor başına..ben de gidip başımı biraz hafifleteyim bari diye saçımı kestirdim :) kısacık oldu..

mayıs ayı serin yağmurlu günlerle başladı..haftanın tamamı poyraza ve gri bulutlara teslim olunca yürümek zahmetli oldu ama oldu..gezmek ise yalan oldu..olsun..kitabımı bitirdim..diğerini yarıladım..başka bir tanesine göz diktim ona da başlayacağım..bir sürü planlama/ayarlama yaptım..eh daha ne olsun değil mi..yaşadık yani mümkün olduğunca güzelinden iyisinden..

aslında hiç yazmasam diyordum yine de yazınca daha iyi hissediyorum..az ya da saçma da olsa buraya salyangoz misali bıraktığım yaşam izlerimi seviyorum..sıradan bir insanın daha ne yazması beklenebilir ki..o oldu bu öldü şu gitti bu geldi..ama dile gelmeyen daha fazla şeyler var ve benim onlar için kelimelerim kifayetsiz..ya da bilmiyorum dönmüyor işte dilim..aklım kalbim ruhum ve hayat senkronize olmuyor her zaman..olmalı mı o da ayrı konu ya..hayır gri değil halim sadece bir eşikte gibi hissediyorum kendimi..belki yaşamın belki ölümün..bilmiyorum..hani doğum kanalında gibi.. belki doğacak belki ölecek ama olacak bir şeylerin sancılı hali..insan kendi yaşamın şahidi olmakla bile çok büyük bir iş yapıyor aslında..ah şimdi sigara çekti canım yaa..tüh..bu muhabbet biraz duman altı olsa fena olmazdı :) tabi ki sağlığa zararlı :) peki sağlık ne, nereye kadar yararlı..neyse ben burdan başka çıkmaza dönmeden evvel gideyim..zaten kahvem bitti..biraz da uykum geldi..oooo saat 01.40..hadi iyi geceler :)

bu haftada böyle oldu sevgili okur..

selametle.